Ramazan Bayramı nedeniyle site editörümüzün bayram mesajı yukarıdaki filmde yer almaktadır Editörümüz Sayın Cevdet Coşkun mesajında, bütün hemşehrilerimizin mübarek Ramazan Bayramını kutlayarak iyi dileklerini sunmaktadır.
******************************************************
Koyumuzde bayram kutlamalarinin nasil yapildigi ile ilgili daha once editorumuz tarafindan hazirlanan ve koyumuzun eski sitesinde yer alan aciklamalari asagidadir :
DINI BAYRAMLAR : Dini bayramlarda kutlama, bayram namazi cikisinda Cami avlusunda yapilir. Camiden cikan, kendinden once cikanin bayramini kutlar ve hemen yaninda durur. Muteakip cikanlar da bu kisilerin bayramini kutlar ve boylelikle uzun bir sira olusur. Camie gelip de birbirleriyle bayramlasmiyan kalmaz. Daha sonra yakin akrabalar birbirlerinin bayramini kutlamak icin evlere giderler.Ramazan bayraminin en ilginc bayramlasmasi soyle olur. Bayram sabahi yapilacak kahvalti, erkekler arasinda koyde muhtelif yerlerde bulunan odalarda yapilir. Bu odalara yakin evler, hazirladiklari cesitli turden kahvaltiliklari odaya getirir. Burada yer sofralari kurulur. Sohbet ederek ogle namazina kadar suren bir kahvalti yapilir. Kahvaltidan kalkan, odalardaki divana oturarak, yaslilarin koyulastirdigi sobeti dinlerler.Bu sohbetler genellikle,Padisah,Nasrettin Hoca,Incili Cavus fikralari gibi herkesin begenecegi turden secilir.. Bu kahvaltilarin bas yemegi borektir. Borek tatli ve tuzlu olmak uzere iki tulu yapilir. Bu boreklerde daha onceden hazirlanmis ve kurutulmus olan yufkalar kullanilir.Bu yufkalar arasina, ufalanmis bayat ekmegin tereyagda kikizartilmis ici konur.Bu ic gorunus itibariyle kavrulmus kiymayi andirdigindan, bunu bilmiyen yabanci misafirler kiymali borek yedigini sanir. Tatli borek de, bunun uzerine seker serbeti dokulmek suretiyle yapilir. Kahvalti denir ama, bu kahvalti bizim bildigimiz turden degildir. Boregin yanisira, kavurma, kizartma gibi agir seyler de bulunur. Bayram gencler arasinda Gavur Harmanlari denen yerde kutlanir. Ozellikle bayramlarin yaz gunlerine rastladigi zamanlarda, gencler toplu halde Gavur Harmanina giderler, burada onceden tertipledikleri omcalar ustune oturarak darbuka ve bazan da saz esliginde turku soylerler ve oyun oynarlar. Kadinlar ve ozellikle genc kizlar da bu gencleri harmanin tepesinde bir yerden izlerler.Oyun havasi soyle bir tekerlemeyle baslardi:
"Ali dostum, veli dostum, dedemden kalma eski postum, ben dikerim o sokulur, arasindan manda gibi bitler dokulur.... Tuttuk pirenin birisini yuzduk olusunu dirisini, Inanmazsaniz gidin bakin Kocasuya kopru yaptik derisini. Aksamlarin vari varisi niye darildin be gavurun koca karisi, Ankara'dan tel geldi bir adama on kari. Guzeli giydirip kusatmak olmaz, Arkasindan donup gozetmek olmaz. Yilani yilani Urumelinin yilani, Gelir boynuna dolani. Aksamdan beri cok soyledik yalani. Faslimiz tamam oldu beyler bu kadar uzatmak olmaz."
Daha sonra "asa yoldan cikti bayragin ucu","a fadimem" gibi turkulerle darbuka esliginde oyunlar oynanirdi. Oyunlara hemen hemen genclerin tumu katilirdi. Koyun kendine mahsus bir oyun tarzi vardir. Gencler bu oyunlari kis geceleri gittikleri "ODA" larda kendilerinden once yetismis ustalarindan ogrenirler. Bayramin ilk gecesi, damatlar kayinpederlerini evde ziyaret ederler.Kayinpeder tarafi damat gelecek diye hazirlanir ve ozel yemekler yapaprlar.Bayramlarda cocuklar sabahtan bir araya gelerek topluca kapi kapi dolasarak bayramlasirlar ve bahsis toplarlar. Ramazan davulunu koyun kahyasi calar. Kahya bayramin ilk gunu kapi kapi dolasarak mani soyler ve bahsis toplar. Bahsisler genellikle kislik erzak seklindedir. Bol cesit olan bu bahsisleri koyun cocuklari ellerinde tasidiklari kaplar vasitasiyle toplarlar.Kurban Bayrami da benzeri sekilde kutlanir. Son yillarda koy buyuk sehirlere fazlaca goc verdigi icin Bayramlarda koy adeta bir ziyaretgah haline gelir.Ozellikle Bursa ve civar illerde oturanlar, bayramlari koyde gecirmeyi bir gelenek haline getirmistir. Burada, yeri gelmisken, koyumuzden yetiserek Bursa Uludag Universitesinde Ogretim gorevlisi olan hemsehrimiz Docent Dr.Ali Kaya'nin koyumuzdeki bayramlasmayi anlatan bir yazisindan alinti vermek istiyorum: "Gelemic koyunde bayram kutlamalari arife gunu baslar.Koyun cocuklari toplanir ve koyde oturan her haneyi teker teker dolasarak ev sahibinin cocuklara dagitmak uzere onceden hazirladigi hediyeleri alirlar. Hediyesini alan cocuklar koro seklinde gur sesle ,"esber Allah,olenlerin canina degsin"diyerek sevinclerini disa yansitirken hediye veren haneye de dua ederler. Bayram sabahi Ramazan davulcusu koyun butun sokaklarini dolasir ve her evin onunde durup ev sahibinin sosyo-kulturel duzeyine uygun dusen maniler soyleyerek uyandirir ve bayram namazina davet eder. Bayram namazi kilindiktan sonra caminin avlusunda topluca dua edilir ve butun koyluler evlerine gider. Hane halkiyla bayramlastiktan sonra erkekler koy ve mahalle odasinda toplanir.Kisa sobetten sonra bugun ve toplanma yeri icin hazirlanmis sofralar getirilir. Bu sofralara her evin hanimefendisinin hazirladigi en leziz yemekler konur. Ramazan gecelerinde halki sahura uyandiran Ramazan davulcusu buralari dolasir, manilerle katilanlari neselendirir.odalari senlendirir,katilanlarin ekonomik gucune gore kendisi icin takdir edilen hediyeleri alir, o da neselenir. Bu etkinlik koyun sosyokulturel hayatinda derin izler birakir.Ornegin buraya mahalle sakinlerinin tamami katilir.Buna ragmen gelmiyen birisi varsa, bu durum ya hastaliga ya da darginliga yorulur.Hasta ise ziyaretine gidilir, dargin ise kuskunlugu giderilir.Bunlardan hic biri sozkonusu degilse sosyal baski uygulanarak toplumla butunlesmesi saglanir. Odaya getirilen sofralara siradan yemekler konmaz. Yukarida da ifade ettigimiz gibi evin hanimefendisinin en guzel yaptigi yemekleri konur.Boylece o sabah bir nevi en guzel yemek yapma yarismasi yapilmis olur.Bu guzel yemekleri yiyenler kendi evlerinde bunlardan soz ederler onlarin esleri de ayni yemegi yapabilmek icin dereceye girenden yaptigi yemegin tarifini alirlar.Boylece koyde zengin ve leziz bir mutfak kulturu olusur.. Diger yandan fazla olan yemekler geri goturulmez;mahallenin fakirlerine dagitilir.Boylece yoksullar bayram suresince cok guzel yemekler yierek bayramin sevincini maddeten ve manen farkli bir sekilde yasamis olurlar. Koyde toplu bayramlasma bayramin birinci gunu ogle namazindan sonra yapilir.Bayram namazinda oldugu gibi herkez ogle namazina katilir ve namazi muteakip caminin bahcesinde yaslilar basta olmak uzere dizilip sira ile herkes birbiriyle bayramlasir.Burada kirginliklar ve kuskunlukler unutulur.Bio-enerji iletisimi kurularak gonuller acilir, halk arasinda bio-psikolojik yakinlasma temin edilmis olur.Hatta bu etkinlik yilin diger diger gunlerinde etkisini surdurur.Oyle ki, bu tarzda icra edilen toplu bayramlasma ortak kullanima ait su ve topraklarin paylasiminda ortaya cika anlasmazliklarin buyumeden giderilmesini saglar.Cunku anlasmazliga dusen taraflar bayramda yapilan bu bayramlasmayi hatirliyarak birbirlerinin yuzlerine bakamayacak, birbirlerinin ellerini sikamayacak boyuta ulasmadan tartismayi sona erdirirler.Bu nedenle bayram etkinligi koyde sosyo-kontrol vazifesi gormus olur."
Orjinali asagidaki linkte :
